“Mazeret değil icraat ürettik”

“Mazeret değil icraat ürettik”

İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer, CHP İzmir İl Başkanlığı’nın organize ettiği toplantıda, 5 yıllık hizmetini anlattı. Başkan Soyer, afetlere, krizlere ve iktidarın baskılarına rağmen dimdik durarak mazeret yerine icraat ürettiklerini, kentin rantını yemeye çalışanlara izin vermediklerini söyledi

“Mazeret değil icraat ürettik”

İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer, CHP İzmir İl Başkanlığı’nın organize ettiği toplantıda, 5 yıllık hizmetini anlattı. Başkan Soyer, afetlere, krizlere ve iktidarın baskılarına rağmen dimdik durarak mazeret yerine icraat ürettiklerini, kentin rantını yemeye çalışanlara izin vermediklerini söyledi

“Mazeret değil icraat ürettik”
20 Aralık 2023 - 12:08

İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer, CHP İzmir İl Başkanlığı’nın organize ettiği buluşmada 2019’da göreve geldiğinden bugüne 5 yıllık çalışmalarına dair sunum yaptı.  İzmir Büyükşehir Belediyesi Şehir Tiyatroları İsmet İnönü Sahnesi’ndeki toplantıya Başkan Tunç Soyer’in yanı sıra CHP İzmir İl Başkanı Şenol Aslanoğlu ve il yönetimi, CHP ilçe başkanları ve yöneticileri, İzmir Büyükşehir Belediyesi Genel Sekreteri Barış Karcı ve bürokratları katıldı.
 
Başkan Tunç Soyer İzmir’in gelecek yüzyılını teminat altına alan tarihi altyapı yatırımlarından ulaşım yatırımlarına, İzmir’in sosyal hayatından “Başka Bir Tarım Mümkün” projelerine kadar 5 yılın icraatlarını anlattı. Başkan Soyer konuşmasına sadece 2023 yılında dünyada, Türkiye’de ve İzmir’de ekonomik kriz, doğal afetler, savaşlar gibi tarihi olaylar yaşandığına dikkat çekerek başladı. Başkan Soyer, “Sizlere çizdiğim bu çerçeve bir romandan alıntı değil. Bu, içinden geçtiğimiz son bir yılın özeti. Yaşadığımız bu hazin durum, hiç şüphesiz ki bir grup iktidar sahibinin ve iktidar düşkününün gözü dönmüş hırsının sonucudur. Zaten gezegenimiz iklim krizi nedeniyle ölmekteyken, çağımızın bu en büyük sorununu düşünmek şöyle dursun kendi vatanını, halkını, şehrini ve hatta yuvasını düşünemeyecek kadar yozlaşmış bir avuç erk sahibinin eseridir. O erk sahipleri; pervasız, bencil ve kifayetsiz muhteris halleriyle bu memleketi bir kere daha ateşe sürüklemek için canla başla çalışıyorlar. Ekonominin, siyasetin ve toplumsal yapımızın bu denli dibe sürüklendiği bir dönemde bunu yapmaya hakları yok” diye konuştu. 
 
Cumhuriyet Halk Partisi’nin mevcut tabloyu değiştirmeye muktedir olduğunu ifade eden Başkan Soyer, “Cumhuriyetimizin kalesi olan İzmir’in temsilcileri, ülkemizi içine düştüğü dipsiz kuyudan çıkarabilecek çok büyük ve önemli bir gücüz. İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı olarak görev yaptığım beş yıl boyunca yalnızca CHP’nin, Cumhuriyetin değerlerine inanmakla yetinmedim. Bu değerleri geliştirmek için çok sayıda icraat yaptık. Devrimler yapılınca bitmiyor. Onların yaşaması için canlı kalmaları, yenilenmeleri ve çağın gereklerine göre güçlendirilmeleri lazım” dedi.
 
Demokrasinin 5 yılda bir sandığa gitmek olmadığını söyleyen Başkan Soyer, “Beş yıldır İzmir’i bu ilke ve ruhla yönetiyor, İzmirlilerin karar mekanizmalarına doğrudan katılabilmeleri için somut araçlar ve imkanlar yaratıyoruz. Bu imkanlar sandıkta söz hakkı olmayan çocukları, gençleri ve doğayı kapsıyor. Demokrasi sadece sesi çok çıkana değil, herkese aittir. Cumhuriyet kimsesizlerin kimsesidir.  İzmir’in Çocuk Belediyesi’ni ve Gençlik Belediyesi’ni işte bu nedenle kurduk.  Kent Konseyimiz ve içindeki meclisler bizim yol göstericimiz.  İzmir’in her muhtarı benim ve İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin en değerli rehberleri. Bu yüzden burada hep birlikteyiz, beraberce düşünüyor ve geleceğe yön veriyoruz. Kadın ve erkek eşitliğine toplumsal iş bölümünün her alanında ihtiyaç duyuyoruz. İzmir’in kadınlarının önündeki engelleri kaldırmak için var gücümüzle çalışıyoruz. Onların haklı eşitlik talebinin üzerine titriyoruz. İzmir Büyükşehir Belediyesi olarak Türkiye’de en yüksek oranda gerçekleştiren belediye olmanın gururunu yaşıyoruz” dedi. 
 
Mustafa Kemal Atatürk’ün iktisadi bağımsızlığa giden yolu İzmir’de, İktisat Kongresi’nde ülkenin her bölgesinden gelen çiftçi, işçi, sanayici ve tüccarlarla birlikte belirlediğini vurgulayan Başkan Soyer, “Mart’ta Cumhuriyetin iktisadi ayağını oluşturan mirasa sahip çıkmanın gururunu yaşadık. 8 ay süren hazırlık sürecinin ardından 15-21 Mart’ta İkinci Yüzyılın İktisat Kongresi’nde buluştuk. Fuarlar kenti olan İzmir’in vizyonunu 5 yılda fersah fersah ileri taşıdık. 11 uluslararası ihtisas fuarını 3 katına çıkardık. Şunu çok iyi biliyoruz gelecek beklenmez, inşa edilir” diye konuştu.
 
“Her fabrika bir kaledir”
Başkan Soyer, sunumunu şöyle sürdürdü: “Cumhuriyetimizin kurucusu diyor ki ‘Her fabrika bir kaledir’ Bu sözden yola çıkarak dört yılda dört fabrika kurduk. Bayındır Süt Fabrikası, Şaşal Su Fabrikası, Geri Dönüşüm Fabrikası ve Ödemiş Et Entegre Tesisi. Köylerde zeytinyağı fabrikaları kurmayı sürdürüyoruz. Cumhuriyet diyor ki ‘Bu ülkeyi demir ağlarla öreceğiz’. Biz de İzmir’i beş yılda demir ağlarla ördük. Bu şehirde ne zaman üç metro hattı aynı anda inşa edildi? Narlıdere Metrosu’nu yüzde 12 seviyesinde aldık. Finansmanı bulduk. İmzaları atsınlar diye saray erkanıyla mücadele ettik. Tamamladık. Şubat’ta açıyoruz. Çiğli Tramvayını sıfırdan başlattık. Temelini attık. Finansmanı bulduk. Tamamladık. Şubat’ta açıyoruz. Buca Metrosu’nu tüm engellere, atılmayan imzalara, açılan davalara, spekülasyonlara ve ekonomik krize rağmen Buca’ya getirdik. Temelini attık ve dev köstebek TBM’lerin üç tanesi birden toprağın altına indi. Vaat ettiğimiz günde, vaat ettiğimiz biçimde, önümüzdeki dönemin ortalarında Buca Metrosunu da açacağız. Burası Tunç Soyer’in başkanı olduğu, bizim şehrimiz, İzmir. Aklına ve vicdanına güvendiğim Cumhuriyet Halk Partili arkadaşlarıma sesleniyorum.  Pandemi, iki büyük deprem, yangın, sel, tsunami, denizin taşmasına rağmen mazeret değil icraat ürettik.  Her gün çirkinleşen, sertleşen acımasız iktidarın karşısında dimdik durduk. Ekonomik krizin bileğini büktük. Demokrasi mücadelesinde en önde yürüdük.  Zehirli gemileri geldikleri yere gönderdik. Buca’nın kalbinde eski cezaevi alanının yeşil alan olmasını sağladık. Çeşme’yi katledecek rant projesini durdurduk.  Kentin rantını yemeye çalışanlara izin vermedik. Sosyal yardımları beş kat artırdık. 30 Ekim depreminden sonra çadırda kalan binlerce insanın her birine bir ay içinde sıcak yuva bulduk.  Kmmsenin yüreğine sevdiğinin acısı düşmesin diye önce güvenli yaşam dedik. Kentsel dönüşüm seferberliği ile depreme dirençli ve güvenli yapı stoğunu odağımıza aldık. İzmir’in 30 ilçesine yayılan hareketle binlerce yapının deprem karnesini çıkardık. Tek bir İzmirlinin ahını almadık, rızasını alarak 6 bölgede toplam 248 hektar alanda kentsel dönüşüm çalışmalarımızı, kooperatifçilik modeliyle buluşturduk.”
 
“Yeşil alanları beş senede yüzde 60 artırdık”
Meslek Fabrikası ile 36 kurs merkezinde, 224 branşta binlerce kişiye ücretsiz mesleki ve teknik kurslar verdiklerini anlatan Soyer, “Ekmeği aslanın ağzından aldık, emekçiye teslim ettik. İzmir’i temiz enerjinin başkenti yaptık. Eylem planlarımızla 377 şehir arasından AB’nin İklim Nötr ve Akıllı Şehirler Misyonu’na seçildik. Yeşil alanları 5 yılda yüzde 60 artırdık. Sokak toplayıcılarını istihdam edebilen ve bunu kamu kaynaklarını kullanmadan yapan ilk ve tek belediye olduk” dedi.
 
“Yağmur suyu kanalını 4 yılda yüzde 50 artırdık”
İzmir tarihinde yapılan yağmur suyu kanalını 4 yılda yüzde 50 artırdıklarına dikkat çeken Başkan Tunç Soyer, “642 kilometrede aldık, 945 kilometreye çıkardık. Göreve geldiğimde koku en büyük sorundu. Bunu asla bitiremezsin dediler. Tamamen ortadan kaldırdık. Çökmüş, çürümüş altyapı devraldık. 3090 kilometre içme suyu hattı döşedik. Ankara’ya 3 kere gidip geliyorsunuz. 1500 km kanalizasyon hattı yaptık. Bozulmuş, bakımsız arıtma tesisi devraldık. Arıtma tesisinin bozuk üç fazını sıfırladık. 10 yıldır yapılamayan 4. fazın temelini attık, inşaatı yarıladık. Kemeraltı’nda elimizi değil gövdemizi taşın altına koyduk. 100 yıldır dokunulmayan, halının altına süpürülen sorunlar için sokakların altına yeraltı nehirleri yaptık, ilk iki etabı yılbaşına tamamlıyoruz. Yeni yılı Kemeraltı’nda karşılamaya davet ediyorum. İzmir Tarımı Programı’yla kuraklık ve yoksulluğa savaş açtık. Başka Bir Tarım Mümkün dedik. Küçük üreticimize alım garantisi verdik. Aldığımız ürünleri ‘İzmirli’ markamızla dünyaya ihraç ettik. Şehrimizin bereketine, üreticimizin alın terine, geleceğimize sahip çıktık. Refahı ve adaleti büyüttük. Küçük üreticimiz doğduğu yerde doyabilsin diye her fırsatta kooperatifçiliği destekledik. Bu yolda önümüze taş koysalar da üretenin örgütlü gücünün yenilemeyeceğini gösterdik.  Kadını çocuğu genci yaşlısıyla 4,5 milyon İzmirlinin hepsini kucakladık. Çalmadık kapı, gidilmedik mahalle, sokak, yol bırakmadık” diye konuştu.
 
“İzmir, Türkiye’nin yeni parlayan yıldızı”
Soyer, şunları söyledi; “İzmir’i dünya kenti yapacağız demiştim. Bugün Lonely Planet’te dünyada ziyaret edilmesi gereken 10 şehir arasına girdik. İzmir’e direkt uçuşlar iki kat arttı. Kurvaziyerler yeniden limanımıza gelmeye başladı. Şehrimize gelen turist sayısı tarihin rekorunu kırdı. Bir buçuk milyondayken aldık, pandemiye rağmen bugün neredeyse üç milyonu yakaladık. Avrupa Konseyi’nin Bölgeler Meclisi Başkanı artık İzmir’in Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer. Avrupa Ödülünü tarihte ilk defa İzmir’e getirdik. Tüm bunlar ne demek biliyor musunuz arkadaşlar? İzmir, Türkiye’nin yeni parlayan yıldızı, herkesin gıpta ettiği, mutlaka gelip görmek istediği, mümkünse hayatının geri kalanını geçirmek istediği bir kent oldu. Beni bu makama taşıyan ve yüzde 58’lik bir oyla seçilmemi sağlayan seçim beyannamemde 165 proje vaat etmişim. Bu kitapta bu projelerin akıbetini tek tek okuyabilirsiniz. Seçim vaatlerini bu kadar şeffaf bir şekilde masaya yatıran ikinci bir belediye başkanı yok.  Bu kitapçıkta paralı trollerin ve bazı hizipçilerin yarattığı algılar yok. Burada sadece olgular ve gerçekler var. 165 vaadim olmuş, 144’ünü tamamlamışız.  14’ünü kısmen tamamlamışız.  Yedisini de büyük oranda hükümetin taş koyması nedeniyle yapamamışız.  Buna karşılık 15 ilave projeye başlamışız ve tamamlamışız.”
 
“Siyasetin yegâne sathı sine-i millettir”
Siyasetin bayrak yarışı olduğunu belirten Soyer, “Siyaset bir ekip işi.  Kişilerin değil, değerlerin ve hedeflerin yarıştığı meydan. Siyasetin yegane sathı sine-i millet. Onu kapalı kapıların ardından, menfaat çetelerinin ve popülizmin elinden kurtaracak tek bir güç var. O da biziz. Cumhuriyet Halk Partisi. Bu zorlu yolda ben en çok siz yoldaşlarıma güveniyorum. Bu ülkede içinde güvenle yaşanan şehirleri biz inşa edebiliriz.  Refahın büyümesini ve adil paylaşımını biz sağlayabiliriz. Demokrasiyi yerelde ve tüm Türkiye’de en güçlü şekilde bizler yüceltebiliriz. Gençlere, şiddet gören kadınlara, engellilere ve toplumun tüm dezavantajlı kesimlerine biz sahip çıkabilir, kimseyi geride bırakmadan sosyal gelişimi biz var edebiliriz.  Doğayla uyumu, geçmişten öğrenmeyi ve geleceğin inşasını biz sağlayabiliriz inanın bana.  Tüm bunları yapmaya yalnızca Cumhuriyet Halk Partisi muktedir.  Yeter ki ona ve birbirimize sahip çıkalım. Bizi birbirimizden ayıran sebeplerden çok birleştiren değerlerimiz var. Cumhuriyet ve Cumhuriyet Halk Partisi bu değerleri korumak, taviz vermeden yaşatmaktır. Birlikte, el ele, omuz omuza, coşku ve kararlılıkla başaracağız. Bu ihtiyaç, yüzyıl önce olduğu gibi bugün de namüsait mahiyette ortaya çıkmış olabilir. Kutuplaşma ve ayrışmamızdan medet umanlar olabilir.  Bunlar bizi yıldıramaz.  Kimse yüz yıllık Cumhuriyet Halk Partisi yolculuğundan bizi döndüremez. Cumhuriyetimizin 100. yılının ve önümüzdeki yerel seçimlerin tarihi mihenk taşı olacağına tüm kalbimle inanıyorum. Zaman bölünme, parçalanma değil, zorlu mücadelede Genel Başkanımız Özgür Özel’e ve birbirimize güç verme zamanı.  İyi ki varsınız, birlikte bu yolu yürüyoruz. Daima Cumhuriyet; daima İzmir” diye konuştu
 
“Tunç Başkan, yoksulluğu ve eşitsizliği azaltmanın peşinde”
CHP İzmir İl Başkanı Şenol Aslanoğlu, “Hz. Mevlana birini tanımadıysan kimin ve neyin peşinde olduğuna bak! Anlarsın demiş. Bunca zaman tanımamış varsa, kör gözlere inat bir daha buradan ilan edeyim belediye başkanlarımızı. Anlatayım bizimkiler neyin peşinde. Tarımı kalkındırma çalışmalarını biliyoruz. Tunç başkan, İzmir tarımını çeşitlendirip, ürünlerin satışını desteklemek için adımlar attı. Tarım emekçisinin uğradığı adaletsizliğe son verip, İzmir ekonomisine güç kazandırmak için başka bir tarım mümkün dedi. İzmir Büyükşehir Belediyesi tarım emekçisinin, çiftçinin köyünde üretebilmesinin, üretici kooperatifinden aldığı sütü, dar gelirli çocuğumuza vermenin, yoksulluğu ve eşitsizliği azaltmanın peşinde. Bizimkiler kentsel altyapı yatırımlarının peşinde. Korkmadan altyapı yatırımları yapıyor. Vatandaşın görmeyeceğini, oya yansımayacağını biliyor. Bu vatanı, şehri seviyor. İzmirliler için Kemeraltı’nın İzmir demek olduğunu biliyor. En az bizim kadar seviyor Kemeraltı’nı. Altyapı yatırımlarını geciktirmenin kente ihanet olduğunu biliyor Tunç başkan. O yüzden Kemeraltı’nın altyapısını yeniliyor. Emeklerinize sağlık başkanım, emeklerinize sağlık değerli İzmir Büyükşehir emekçileri. İzmir Büyükşehir Belediye Başkanımız ile gurur duyuyoruz. Dedikodular ile başımızı öne eğmeyen, sosyal belediyecilik icraatları ile bizi gururlandıran İzmir Büyükşehir Belediye Başkanımıza 4,5 yıllık hizmetleri için Cumhuriyet Halk Partisi örgütü il başkanı olarak, tüm örgütüm adına canı gönülden teşekkür ederim” dedi.
 
 

YORUMLAR

  • 0 Yorum
İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR x
İzmir Tabip Odası yeni yönetimini seçiyor
İzmir Tabip Odası yeni yönetimini seçiyor
Konak’ta kaldırımlar mercek altında
Konak’ta kaldırımlar mercek altında