7 kadın çözüm olacak

İzmir Tabip Odası'nın 17 Nisan Pazar günü Konak Alsancak Salih İşgören İlköğretim Okulu'ndaki genel kurulunda yönetime Prof. Dr. Çimen Gülben Olguner'in başkanlığında 7 kadın hekimden oluşan Hekim Güçbirliği Grubu aday olarak yarışacak.

Hekim Güçbirliği Grubu yaptığı yazılı açıklamada aday olma gerekçelerini sıraladı. Tamamı kadınlardan oluşan bir yönetim kurulu ekibi oluşturulduğu belirtilen açıklamada şu görüşlere yer verildi:
''Ülkemizde son 15 yılda artarak süregelen, giderek vahşet boyutuna ulaşan şiddet olaylarının ilk hedefinde olan kadınlar, savunmasız birey ve canlıların arasına hekimler de katıldı. 8 Mart Emekçi Kadınlar gününde, bir yandan 'kadınlar insandır, biz erkekler ise insanoğlu' diye seslenen usta Neşet Ertaş, diğer yandan 'giderlerse gitsinler' söylemi, hem incitti hem güçlendirdi. Karar verdik ve yola çıktı kadın hekimler, İzmir Tabip Odası yönetimine talip oluyoruz dedik. Hekime ve kadına şiddete dikkat çekmek, farkındalık yaratmak istedik. Kararlı, uzlaştırıcı, sevecen, yumuşak gücümüzü hekimliğimiz ile birleştirmek, deneyimlerimizi, meslektaşlarımız ile birlikte İzmir Tabip Odası'nda hayata geçirmek istedik. Kamu, özel, öğretim üyesi, emekli, serbest çalışan hekimlik gruplarının temsiliyetine özen gösterdik. Hem dinamik hem deneyimli meslektaşlarımızla bir ekip oluşturduk. Kadın hekimler olarak ağır yükü omuzlamaya, elimizi taşın altına koymaya gönüllü olduk. Görev vardı, ihtiyaç vardı, geldik, talip olduk. Tabii ki diğer kurullarda özveri ile çalışacak erkek meslektaşlarımız var ve kadın erkek adaylarımız yarı yarıya oranda 30 kişilik listemizi oluşturdu.''


-İlkeler

Açıklamada, grubun ilkeleri de şu şekilde yer aldı:
''Hekime şiddetin en önemli kaynağı sağlıkta dönüşüm politikalarıdır. Bu sistem başarısızlığa uğradıkça hastalar, sorumlusu olarak hekim ve sağlık çalışanlarını görüyor. Hekim Güçbirliği şiddet ile karşılaşan meslektaşımızın anında yanında olmak, hem mesleki hem hukuksal desteği sağlamak, yalnız olmadıklarını göstermek için, hukuk bürosunu güçlendirmeyi ana hedeflerinden biri yapmıştır. Şiddete karşı caydırıcılık, hakimler statüsünde korunma istiyoruz. Biz KAMU yuz, kamu devlettir, devlete zarar verenler ona göre cezalandırılsın diyoruz. Cezasız kalan saldırı, salıverilen saldırganın hekimde yarattığı adaletsizlik hissi, mesleki değersizlik algımızın en önemli sebeplerindendir. Emekli, çalışan tüm hekimler için, adil, hekime yaraşan, performans/ek ödemelerden bağımsız, net, bir kalemde maaş istiyoruz. Emekliliğinde özel hastanede çalışmak zorunda kalan meslektaşlarımızın maaşları kesilmesin istiyoruz. Özel sektör, işyeri hekimliği maddi sorunlarının masaya yatırılması da dahil, gereğini yerine getireceğimizi , sonuç almaya odaklandığımızı söylüyoruz. Aile hekimliğinde Ceza Yönetmeliği’nin kaldırılmasını, ASM hekimlerimizin yükselen maliyet, alt yapı eksikliği, personel yetersizliği gibi nedenlerle artan iş stresinin farkındayız. İlgili kurum ve derneklerle çözüm odaklı çalışacağız. Hekimler sendikalaşma hareketi yarattı ve sonuçlandırdı. Bu gelişmeyi önemsiyor ve İzmir Tabip Odası olarak işbirbirliği içinde çalışacağımızı ön görüyoruz. Hekimlerin mesleki aidiyet hissini güçlendirmek için çalışmak en büyük önceliğimizdir. Yukarda sözünü ettiğim sorunlar yalnızca ve şimdilik en acil ve mesleki onuru zedeleyen etmenlerdir.  Tıp öğrencisinden asistanına, uzmanından öğretim üyesine hekimlerin yurdunu terk etmek zorunda kalmasını, yurt dışında yaşama isteklerini, kendi yurdunda değersiz, ezik hissetmesini engelleyebilecek tüm hususlar gündemimizdedir. Tıp fakültelerinin acil sorunlarını da masaya yatırıp, çözümü, İzmir deki meslektaşlarımız ile birlikte arayacağız. Türk Tabipleri Birliği (TTB) tek mesleki örgütümüz iken, maalesef ülkemizdeki hekimlerin büyük çoğunluğunun tepkisini çeken, günlük siyasetin, ideolojik etnik ve siyasi tartışmaların karmaşası içindedir. Sorunlarımızın muhatabı ve çözüm sağlaması gereken TTB Merkez Konseyi ise tabiplerin örgütten bu nedenle kopuşlarını önemsemez, görmezden gelir bir tavır sergilemekte, üye sayımız hızla azalmakta ve TTB zayıflatılmaktadır. Hekimler ve Tabip odalarının birliğini sağlayamayan TTB, sorunlarımızın giderilmesi için yeterli etki oluşturamamaktadır. Hekimlerin bir araya gelebilmeleri, güç oluşturmaları, çözüm yollarını sunmaları Güçlü bir TTB ile mümkün olur.''